Nasıl yazsam nereden başlasam bilemedim…
Yirmi küsür yıllık bir iktidar, elbette eksiklik ve aksaklık olacak ki zaten de var…
Milletin yarısından fazlası aç, fakir ve çaresiz…
Ama hala hayatından memnun olan bir iktidar…
Yahu kardeşim her şey bizim nesle denk gelmek zorunda mıydı?
Ya bizden sonraki nesil? Allah yardımcıları olsun…
Bundan 25 sene öncesi, bir çok farklı görüşte siyasetçi vardı…
Necmettin Erbakan, Tansu Çiller, Mesut Yılmaz, Bülent Ecevit ve diğerleri(Ölenleri rahmetle anıyorum)
Evet değişmeyen tek şey değişimdir o ayrı…
Sanırım Erbakan Hoca sayesinde emeklilerin makus tarihi bir kez gülmüştü hepsi bu…
Sonraki parti ve hükümetlerde emeklinin son durumu vurun abalıya misali…
Emeklisini istenmeyen gereksiz gören bir devlet yapısı ve tutumu…
Doktoruna gidersen git diyen bir zihniyet(!)
Eğitimde ise öğretmenini döven bir nesil(!)
Dedim ya daha kötüsü ne olabilir diye…
Sanırım meteor taşı düşer kafamıza ki onu da gören masum köylüler oldu Doğu bölgesinde…
Peki bu kadar keşmekeş arasında 31 Mart’a çok da zaman kalmadı durumlar nasıl?
Ak Parti’nin belki de gelmiş geçmiş en kolay seçimi…
Adamlar birçok yerde mevcut belediye başkanlarını değiştirmeye gerek bile duymadı(!)
Bazı kritik yerler harici doğru dürüst efor bile sarf etmiyorlar neden etsinler ki…
Seçim sonucu ceplerinde zaten…
Peki bizim anlı şanlı MUHALEFET ne yapıyor?
Her zamanki gibi havanda su dövüyor…
O değil de(!) Ak Parti, muhalefetin bu basiretsizlik içinde sergilediği tavır sayesinde, kaybettikleri büyükşehirlerden biri ya da ikisini de tekrar iade alabilirler benden söylemesi…
Ha bu arada(!) Vekillik yarışında bayrağı bırakmayan kırk yıllık partili(!) biri, sıra yerel seçimde aday bulamayan partisinin kendisine belediye başkan adayı ol(!) dediğinde, hastalık numarası yapıp, İzmir’de yazlığında saklandığını da unutmamak lazım bu şahıs şuan CHP de milletvekili(!) gerisini siz düşünün dostlar…
Ak Partiyi şimdiden tebrik ediyorum, MUHALEFET kavramını literatürden kaldırdıkları için…
Saygılar ve sevgilerimle…